TOSYÖV Başkan Yardımcısı Ayfer Yılmaz'dan kadınlara öğüt:

"Başarı Daha Önce Yapılmış Projelerin Tekrarında Değil Yeni Çözümlerdedir"

Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası Kadın Girişimciler Kurulu, ilimizdeki kadın girişimcilerin sayısını artırmak ve aday kadın girişimcilere girişimciliğin önemini anlatmak amacıyla gerçekleştirdiği faaliyetlerine devam ediyor.

TOSYÖV Başkan Yardımcısı ve Devlet Eski Bakanı Ayfer Yılmaz, Dünya'da Ekonomik Gelişmeler, Yeni Ekonomik Yapıda Girişimciliğin Önemi, Sayısal Göstergelerle Girişimcilik-İstihdam İlişkisi ve Kadın Girişimcilik, Girişimcinin Kültürel ve Toplumsal Rolü" konulu bir seminer vermek üzere Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası'na davet edildi.

Kadın Girişimciler Kurulu'nun ev sahipliğinde, SATSO Meclis Salonu'nda gerçekleşen ve ilimizdeki aday kadın girişimciler, tarafından yoğun bir katılım gösterilen toplantıya Sakarya Vali Yardımcısı Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, SATSO Meclis Başkanı Adnan Borazancıoğlu, Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Kösemusul, Başkan Yardımcısı Yıldız Bezek ve çok sayıda katılımcı iştirak etti.

Toplantının açılış konuşmasını yapan SATSO Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı İffet Hacıeyüpoğlu şunları dile getirdi:  "Stratejik konumu ve işbirliği ağlarından güç alan, çok yönlü ekonomik yapısı ile değer üreten, zengin beşeri potansiyeliyle geleceğe yön veren, yaşam kalitesi ile fark yaratan, insan ve bilgi odaklı, yeniliklere açık, küresel rekabette lider ve sürdürülebilir kalkınmada MARKA bölge olmak için Sakarya'nın vizyonuna Sakaryalı kadınlar da katkıda bulunmalıdır" diyoruz. Küreselleşmenin nimetlerinden faydalanan, dünyaya entegre, evrensel değerler üreten bir ülkeyiz. Türkiye'nin yeraltı kaynaklarını kullanmaktan ziyade insangücünü kullanarak ileri toplumlar seviyesine çıkabileceğini biliyoruz ve mecburuz" dedi.

Hacıeyüpoğlu'nun ardından kürsüye gelen SATSO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Kösemusul, ise kadın girişimciliğin ülke ekonomisinin gelişmesindeki önemine değinerek şunları dile getirdi:

"Yeni karayolları, demiryolları, Karasu Limanı,  lojistik bölge konumu ve SATSO'nun yürüttüğü çalışmalar, Sakarya'yı 5 yıl içinde farklı konuma getirecektir. Amacımız bu yönde örgütlenmek, bir zeminde toplanmak, girişimcileri hibe, desteklerle ve teşviklerle buluşturmaktır. SATSO olarak yeniliklerin peşinden koşan, üreten, çalışan insanlarla, kurumlarla, bunların önünü açacak onlara ışık olacak, destek olacak kurumları buluşturmak temel hedefimizdir.

Yatırımlar için nitelikli insan yetiştirmek zorundayız, bu yüzden üniversite ile birlikte çalışıyoruz. Geleceğe nasıl bakıyoruz, gelecekten ne bekliyoruz? Bu geleceğe yetişmek için kendimizi hem bireysel hem kurumsal olarak nasıl geliştiriyoruz? Bu soruların cevabını SATSO'nun geleceği, Sakarya'nın geleceği olan sizler açısından da düşünüyoruz. Kadın girişimcilerimizi de bu anlamda yürekten destekliyoruz. Bize düşen bundan sonra sizlere her konuda destek olmak" dedi.

Kösemusul'un ardından kürsüye gelen TOSYÖV Başkan Yardımcısı ve Devlet Eski Bakanı Ayfer Yılmaz kadın girişimciliğin global ve ulusal anlamda ekonomik katma değerine değinerek şunları dile getirdi:

"Kadın girişimcilerin ekonomiye katkısını irdelemek için demografik yapı ve kaynakların paylaşımı açısından birkaç veriyi incelemek gerekli. Şöyle ki:

Dünya nüfusu 7 milyar kişiye ulaştı. Erkek nüfusu kadın nüfusundan 57 milyon daha fazla. Erkeklerin yoğunluğu daha genç yaşlarda iken kadın daha orta yaşlı grupta. Dünya nüfusunun 2050 yılında 9 milyarı aşacağı tahmin edilmektedir. Tüketimde artış ve farklılaşan talep ve yeni iş imkanları. GSYİH üreten dünyamızda %15 zenginin gelirden %52,3 pay aldığı, %85 fakir kesimin ise gelirin %47.7'sini aldığını görüyoruz. 2012 yılı için hem büyüme hızlarında hem de dünya ticaret artış hızında bir düşüş tahmin ediliyor.

Gelişmekte olan ülkelerde ihracata yönelik üretiminde işgücünün önemli bir kısmını kadınlar oluşturmaktadır. Küresel kriz nedeniyle dünya ticaretinin daralması nedeniyle 22 milyon kadının daha işsiz kalması beklenmektedir. Kadınlar daha çok iş güvenliği olmayan, geliri düşük, fazla nitelik istemeyen, temel eğitimin yeterli olduğu, çoğu zamanda kayıt dışı bir şekilde çalışmaktadır.

Bir başka açıdan baktığımızda dünyadaki işlerin %34'ü erkekler tarafından yapılırken gelirin %90'ı erkekler arasında paylaşılıyor. 2009 yılında dünyada çalışılabilir yaşta erkeklerin %77,7'si kadınların ise %51,6'sı çalışma imkânına sahiptir.Bizleri istenmeyen durumlara düşmekten kurtaracağı gibi bir daha ele geçmeyecek fırsatları yakalamamızı sağlar. Büyük resim karışık içinde bulunduğumuz süreçleri anlamamız, geleceğe yansımalarını araştırmamız.

Dünya ve Türkiye Ekonomisine Genel Bakış...

Avrupa üzerindeki kara bulutlar henüz dağılmadı ABD'de ise belirsizlik devam ediyor. Dünya ekonomisinde eksen gelişmekte olan ülkelere doğru kayıyor. Küresel krizin gelişmesine baktığımızda 2008 yılında ABD'de başlayan finansal kriz genel krize dönüşerek reel sektöre yansımış bugün AB'de yine finans sektöründe başlayan ancak bir borç krizine dönüşen ve ülke iflaslarından söz edilebilen gelişmeler karşısında dünya piyasalarında yaşanan dalgalanmaların sonuçta gelişmekte olan ülkeleri özellikle de dış kaynak ihtiyacı içinde olan ülkeleri olumsuz etkileri de ortaya çıkacaktır.

Kriz kahini Rubini'ye göre koşullar bu şekilde devam edecek olursa 2012'de yeniden bir kriz eşiğine gelinilecektir. Bu kriz ekonomik, sosyal, siyasi iç içe girdiği dönem. Bu krizler sadece ekonomik değil aynı zamanda sosyal içerikli de; halk ayaklanmaları, koltuklarını terk eden liderler bu sosyal çözülmenin örnekleridir.

Ülkemize bakacak olursak 2011 yılı için Çin'den sonra büyümede ikinci sırada. Büyümede dış talep zayıf. İç talepte büyüme artışlı. Güney Kore örneğinde olduğu gibi 12 yıl önce ihracat 130 milyar USD şimdi 570 milyar USD olduğu gibi Türkiye'de bunu başarabilir ancak bu ihracat ve üretim anlayışı ile bunu başarmak kolay değil

Türkiye'nin 2012 hedefleri belirlenirken, Suriye'deki gelişmelerin bu aşamaya geleceği, İran nedeniyle başta petrol, altın üzerine emtia fiyatlarında bugünkü seviyelere geleceği düşünülmemiştir.

Ülkemiz dünyanın 16. Büyük ekonomisi durumunda. 2011'de de büyümede rekor kırıyoruz. İşsizlik azaldı. Ancak insanı gelişmişlik açısından 187 ülke ihracatta rekor arasında 92'nci sırada. Nüfusun %6,6'sı çok boyutlu yoksunluk içinde.Kalkınmada eğitimin etkinliği açısından 111'inci sırada. Küresel Rekabet Endeksi (139 ülke arasında Dünya Ekonomisi Forumu 2011-2012 Raporu)'na göre 59. Sırada. 142 ülke arasında (İsviçre 1 ABD 5, Çin 26. sırada)

Bu rapora göre Türkiye; Kurumsal yapılanmada 80.,alt yapıda 56., sağlık ve ilköğretim seviyesinde 72., yüksek öğretim ve iş başında eğitimde 71.,mali piyasaların etkinliğinde 61., mal ve emtia piyasasının etkinliği 59., inovasyonda   67., emek piyasasının etkinliği 127. Sırada yer alıyor.

 Ayrıca uluslar arası yatırım pozisyonu açığında 364,3 $, şubat ve ocak 2012 yurtdışı varlıklar toplamı 179, yurtdışı yükümlülükler 535,1 $, cari açık 77 milyar $ olarak büyüyen ekonomi iç tüketimle büyüdük.

Dünya Bankasının 2011 İş Ortamı Raporuna göre ise  Türkiye 71'inci sırada.Çünkü bu sıralamada dikkat edilmesi gereken unsurlarda örneğin; işe başlamada 6. sırada, inşaat izinlerinde 155., krediye ulaşma 78., vergi kolaylığında 79., yatırımcının korunmasında 65. Sıra da yer alıyor.

Dünya Ekonomi Formuna göre 135 ülke arasında yapılan incelemede Türkiye küresel cinsiyet eşitsizliğinde 122.Sırasında, ekonomiye katılımda 132. Sırada, fırsat eşitliğinde 89. Sırada yer alıyor. Dünya Türkiye'yi 16. Büyük ekonomisi ile değil tüm bu sıralamaları da göz önünde bulundurarak değerlendiriyor. Bu sıralamalarda da dünya ekonomisindeki başarıyı elde etmeli ve 2023 hedefimizde olduğu gibi dünyanın söz sahibi ilk 10 ülkesi arasında yer almalıyız.

İç tüketimle büyüme yumuşak iniş yurt içi tasarruflar en düşük düzeyde arttırılmalı Aslında bu gelişmeler güçlü bir reel sektörün ve yaratıcı girişimciliğin önemini bir kez daha ortaya koymaktadır.

 

Kadın Girişimciliğin Durumu

Günümüzde kadın girişimci sayısındaki yükseliş, daha doğrusu iş dünyasında kadın çalışan sayısının artışı, kadının öğrenim düzeyinin yükselmesine paralel olarak artmaktadır. Bunun yanı sıra hizmetler sektörünün, üretim sektörüne oranla daha büyük gelişim göstermesi bu oranın artışını hızlandırmıştır. Zira hizmetler sektörü, estetiği, güzelliği, iletişimi, ekip çalışmasını, toleransı, hoşgörüyü içermek zorundadır. Tüm bu özelliklere ise kadınların erkeklerden daha fazla sahip olacağı aşikardır.

Peki kadınların iş dünyasındaki hedefleri ne olmalı? Ülkemizin hedeflerine bakalım. 2023 yılında ilk 10 ekonomi arasına girmeyi ve kişi başına geliri 20.000 USD çıkmasını hedefliyoruz. Bu günkü üretim ve paylaşım anlayışıyla bu hedeflerin yakalamak zordur. Çünkü mevcut üretim yapımız işgücü ve enerji yoğun ve düşük katma değerli.

Kurumsallaşmaya, inovasyona, iş birlikteliklerine açık olmalıyız.

Kopya girişimcilikten küresel rekabetin evimizde olduğunu dikkate alarak inovatif girişimciliğe geçiş gerekli.

Girişimcilik, yenilikçilik, yeni işletmelerin doğması ve yeni iş alanlarını oluşturulmasının anahtarıdır. Nüfusun yarısını oluşturan kadınların girişimcilik konusunda desteklenmeleri farklı taleplere kadın gözü ve sezisi ile farklı çözümlerin oluşturulması yeni pazarlara ulaştırılması ülke ekonomilerinin güçlenmesi, daha iyi bir gelir dağılımı ve rekabet imkanlarının artması açısından büyük önem taşımaktadır.

Kadın girişimciler erkek girişimcilerle karşılaştırıldığında, genelde aralarında benzerlikler bulunmasına rağmen kadın girişimciler farklı güdülere, iş hüneri düzeyine ve mesleki geçmişe sahiptir. Erkek girişimciler, genel olarak 25-35 yaş arasındaki ilk işlerini kurarken, kadın girişimciler girişimci olabilecek potansiyellere ancak 35-45 yaşlar arasında ulaşabilmektedirler.

Avrupa Komisyonu, Avrupa'da kadın erkek eşitliğinin teşviki için 5 yıllık stratejiyi içeren 2012-2015 Kadın-Erkek Eşitliği Yol Haritasında, kadınların potansiyelinin daha iyi değerlendirilerek, AB'nin ekonomik ve sosyal hedeflerine erişimine katkı sağlanmasını öngörüyor.

Kadın Girişimcilere Öğütler...

Küresek kriz ve öğretileri ortaya çıkan değişim artık oyunun kuralları değiştirildiğini görmeliyiz ve gerekli analizleri yapmalıyız. Aslında bu yeni kurallar kadın girişimciler için olumlu bir ortam yaratıyor.

Biraz öncede dediğim gibi piyasalarda arz odaklı bakış açısı artık talep odaklı oldu. Talep cephesinde ise biz kadınların ön planda olduğu açıktır. Kadınlar, iyi bir gözlemci olduğu için talep haritasındaki her değişimi daha çabuk fark edecek ve eksiklere çözüm arayışına girecektir.

Sadece girişimci kadın sayısını arttırmak değil mevcut işlemlerin yaşam sürelerinin uzaması ve sektör çeşitliliği açısından da değişime duyarlı olmak ve piyasaları iyi izlemek zorundayız.

Başarılı olmak istiyorsak hedefimiz ''başarmak'' olmalıdır, iyi bir gözlemci olmak, süreçleri (üretimden-pazara kadar) iyi değerlendirmek, sonuçları objektif olarak değerlendirmek, mazeret değil çözüm üretmek, gelişmelere ve değişmelere açık olmak, iletişim yeteneği geliştirmek, karşılaşılacak zorluklar için işbirliği ve güç birlikteliklerine açık olmak gerekmektedir.Kendi bölgenizde güçlenin. Tüm başarılar yerel başlar.Sektörünüzdeki toplantı, fuarlara katılın ve görüş beyan edin. Yerel medyanın sağlayacağı avantajlardan yararlanın.İş planı, proje hazırlama ve uygulama kapasitesinin arttırılması için gerekli eğitimlere katılmalıdır.Pazar, üretim süreçleri, rakipler, işletme yönetimi, teknik konular ve yardım alınabilecek kaynaklar, kişiler ve kurumlar hakkında önceden bilgi sahibi olmak ve bu bilgiyi kullanma becerisine sahip olmak gerekir.

Yola çıkarken yaşanmış örnekler önemlidir ancak başarı daha önce yapılmış projelerin tekrarında değil yeni çözümlerdedir.

Kadın girişimcilerin finanse edilmesi için finans kuruluşları bilinçlendirilmeli, duyarlılıkları arttırılmalıdır. Özellikle mikro finans konularında aydınlatılmalı ve kredi sonuçları takip edilir hale gelmelidir.

Unutmayalım ki bugün trend kabul ederek sırf ''kadınsınız diye'' Kimse size kalkıp da bir şirket vermez. Başarılı olmak için kendimize inanmalı, liderlik becerilerine sahip olmalı ve çok çalışmalıyız. Cam tavan sendromu aşılmalıdır. Herkesin cam tavanı ayrıdır. Bunu aşmak için sizler gibi rol modellere ihtiyacımız var" dedi.

Konuşmasının ardından Yılmaz Kadın girişimci adaylarının sorularını yanıtladı.

Programın ardından SATSO Meclis Başkanı Adnan Borazancıoğlu, Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Kösemusul ve kadın Girişimciler Kurulu başkanı İffet Hacıeyüpoğlu günün anlamına ithafen hediye ve plaket takdiminde bulundular.

 

 

 


Haber Tarihi : 12/4/2012
HABER MEDYA
PAYLAŞ
Son Haberler ::