Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası öncülüğünde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve Sakarya Üniversitesi işbirliğinde “Sıfır Atık Yaklaşımının Çevreye ve Ekonomiye Olumlu Etkisi” konulu Sakarya’da Tüm Yönleriyle Atık Yönetimi Paneli gerçekleştirildi.
Premier Inn Sakarya Otel’de Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı A. Akgün Altuğ ev sahipliğinde gerçekleştirilen panele; Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir başta olmak üzere T.B.M.M. Çevre Komisyonu Başkanı Trabzon Milletvekili Muhammet Balta, T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Sebahattin Dökmen, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ali Oktar, İl Milli Eğitim Müdürü Fazilet Durmuş, Çevre ve Şehircilik İl Müdürü Nedim Arsal, ilçe belediye başkanları, il protokolünden temsilciler, konferans konuşmacıları ve davetliler iştirak etti.
“Üretmek birinci önceliğimiz, kirletmeden üretmek ise ana hedefimiz olmalı”
Panelin açılış konuşmasını yapan Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı A. Akgün Altuği, şunları dile getirdi: “Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğümüz, Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve Sakarya Üniversitesi işbirliği ile sıfır atık yaklaşımının çevreye ve ekonomiye olumlu etkisi konulu “Sakarya’da tüm yönleriyle atık yönetiminin konuşulacağı panelimize gösterdiğiniz ilgi nedeniyle, her birinize teşekkür ediyorum. sadece ilimizi ve ülkemizi değil, gelecek nesillerimizi ilgilendiren bu anlamlı buluşmanın hayırlı neticeler vermesini diliyorum. Bizden sonra gelecek olan nesillere, kaynakları tükenmiş, yaşam şartları zorlaşmış bir dünya bırakamayız. Bu yüzden çevre ve sanayinin birbirine zıt kavramlar olarak algılanmasına rağmen bunun zıt iki kavram olmadığını yaptığı faaliyetlerle ortaya koyan bir odayız. Sanayinin çevreye zarar verdiği gibi bir anlayışın egemen olduğu ortamda bunun böyle olmadığını çevre komisyonu kurarak, çevre ödülleri vererek, çevre dostu sanayileşmeyi destekleyerek hem sanayicimize, hem de ülkemize örnek olmaya gayret ediyoruz.
Çevre ve Şehircilik Komisyonu Kuran öncü odalar arasındayız
Çevre ve şehircilik komisyonu kurarak aktif bir şekilde çalışmalar yürüten öncü odalar arasında yer alıyoruz. Ki bugün bu panelin gerçekleşmesinin mimarları da değerli çevre komisyonumuzdur. İş dünyasının Sakarya’daki çatı kuruluşu olarak üyelerimizin menfaatini gözetirken şehrin geleceğini de inşa etme hedefiyle ilerliyoruz. Biz de sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşamak, kalkınma ile çevre koruma dengesini gözetmek için gösterilen çabanın parçasıyız. Bu konudaki rolümüzü daha da artırmak istiyoruz.
Oda olarak bu doğrultuda çevre bilincini hem kurumsal olarak benimsiyor hem de üyelerimizi bu anlayışla yönlendiriyoruz. Bölgemizin her anlamda kalkınması için yaptığımız çalışmalarda birinci önceliğimiz çevredir. Bu yüzden düzenli sanayileşmenin yanısıra, çevreye duyarlı yatırımlardan yana tercihlerde bulunuyoruz. Biliyoruz ki; OSB’lerde üretim yapmayan ve çevreye duyarlı yatırım gerçekleştirmeyen firmaların dünya ile rekabet etmesi mümkün değil. Gelişmekte olan bir ülke olarak, üretimini de büyütmek zorunluluğu olan bir ülkeyiz. Bu yüzden, yeni çevresel ve ekonomik koşulları düşünerek, temiz teknolojilerle yol alırsak, bu süreci bir avantaja dönüştürebiliriz. Üretim sihirli bir kelime. Üretim, güçlü ülke olmak için önemli bir unsur. Ancak şunu unutmayalım, çevre de kutsal bir değerdir. Üretmek birinci önceliğimiz, fakat kirletmeden üretmek ise ana hedefimiz olmalı. Biz bu vizyonla hizmet ediyoruz.
SATSO olarak çevre ve şehircilik komisyonumuz öncülüğünde bazı önemli girişimlerimiz oldu. Komisyonumuz, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğümüz ile Biyokütle yatırımlarının sadece Enerji Bakanlığı’nın yenilenebilir enerji müdürlüğü mevzuatı kapsamında değil, aynı zamanda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın atıkların yakılmasına dair yönetmelik kapsamında da değerlendirilmesi ile ilgili her iki bakanlığın hem fikir olduğu kararda önemli rol oynadı.
Ayrıca, Sakarya'nın kirliliği ve kirleten unsurların denetim ve tespitleri için "tehlikeli atık sıvıların, “Mobil Atık Takip Sistemi” dışında taşınmasının önlenmesi için, şehrin giriş ve çıkışlarında bulunan kontrol noktalarındaki polis ve jandarma tarafından belge kontrolü yapılmasına katkı sağlandı. Tehlikeli atık lisansı olan tesislerin atık üreticisinden almış olduğu atıkları doğru yönetmesi ve atıkların doğru mecralarda değerlendirilmesi için lisanslı atık tesislerindeki, atık kabullerinin yapıldığı giriş çıkış kapılarının 24 saat izlenebilmesi ve 1 yıl süre ile kayıtların saklanmasını sağlayacak sistemin bulundurulması kararının alınmasında önemli rol oynadı.
Sakarya Üniversitesi işbirliği ile çevre mühendislerinin sanayi ile entegresini sağlamak amaçlı sektör ders programının oluşturulmasına katkı sağladı.
İsrafın önlenmesi, oluşan atığın azaltılması, atıkların geri dönüştürülmesini kapsayan atık yönetim felsefesi olarak tanımlanan, sıfır atık projesini de destekliyoruz. Bu yüzden de sloganımızda olduğu gibi “Attık Atık, Atmadık Kazandık” diyoruz. Çünkü biz Türkiye’nin en güzel şehirlerinden birinde yaşıyoruz. Sahip olduğumuz kıymetli değerlerin farkında bir kentiz. Bize sunulmuş bu değerleri kaybetmeden büyümenin gayretindeyiz. Bizim tarımı sanayiye, turizmi ticarete tercih edebilme lüksümüz yok. Sakaryaspor’umuzun formasındaki yeşil rengi griye tercih etmeyiz.
Verilere baktığınızda sıfır atık yönetimi ekonomik açıdan muazzam bir tasarruf sağlıyor. Ama ondan daha büyük bir kazanımımız; çevremiz. Örneğin, yılda 31 milyon atığın geri dönüşümü ile 585 milyon kilogram sera gazı salınımı engellenecek. 69 milyon metreküp su tasarrufu yapılırken, gelecek nesillerin de kuraklık riski minimize edilecek. Bunun içinde herkesin elini taşın altına koyması gerekiyor. Sistemler kurabilirsiniz ancak bu sistemlerin sürekliliği ve davranışlara yansımasını da sağlamalıyız. Sözlerime son verirken panelimizin ilimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
“Sıfır atık konusunda eğitim ve farkındalık düzeyi artırılmalıdır”
T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Sebahattin Dökmeci, “Sanayi Devrimi’nden sonra yaşanan gelişmeler ile birlikte hammadde kaynakları gündeme gelmiştir. Sanayileşme ile artan kitlesel tüketim sonucunda doğal kaynakların aşırı tüketilmesine yönelik çalışmalar yapılmaktadır. Yapılan çalışmalar dünyamızın kendini yenileme modelidir. Yenilenebilir enerji, geri dönüşüm ve yeniden kullanım, ürün yaşam kullanımını açısından çok önemlidir. Atıkların azaltılması ile döngüsel ekonomi modeli bağlantılıdır. Kaynaklarımızı verimli kullanmalı ve atık miktarını azaltmalıyız. 2023 yılına kadar bu alanda doğrudan istihdam sağlanacağını görüyoruz. Aynı zamanda ülkemiz için sürdürülebilir ve rekabetçi bir süreçtir. Sıfır Atık Projesi Bakanlığımızca hazırlanmıştır. Bu alanda toplumsal farkındalık düzeyi arttırılmalıdır. Eğitim ve farkındalık çalışmaları devam etmelidir. Poşet kullanımının zararlarını bilmeliyiz ve gereksiz poşet kullanımını engellemeliyiz. 2019 yılında başlatılan ‘ücretli poşet’ kullanımı ile poşet kullanım oranları düşmüştür. Paneli düzenleyen ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.
T.B.M.M. Çevre Komisyonu Başkanı / Trabzon Milletvekili Muhammet BALTA, Sıfır Atık Projesi'ne ilişkin, "İnsanlığa, bütün canlılara, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için el birliğiyle bu işe sarılmamız lazım." dedi.
Balta konuşmasının devamında şunları dile getirdi: “Bu program hepimiz için farklı ve özeldir. Sürdürülebilir bir yaşam ve yaşanabilir bir çevre için sorumluluklarımızın bilincinde olmalıyız. Sayın Cumhurbaşkanımız özellikle çevreye yapılan yatırımlar ile toplumu bilinçli hale getirmek için bu çalışmalara önem vermektedir. Sadece atıkları toplamak değil, toplanılan atıkları ekonomiye kazandırmanın yollarını aramalıyız. Kirletme bu hızla devam ederse dünya yaşanamaz hale gelir. Doğal kaynaklarımızı korumalıyız. Kirletmeden, yerinde toplayarak ve atıkları ayrıştırarak ekonomiye kazandıracağız. Toplum olarak her birimiz bu işe sahip çıkmalıyız. Yerel yönetimlerde eğitim ve toplantılar düzenlenerek, bireyler bilinçli hale getirilmelidir. Özellikle aileler çocuklarına eğitim vermelidir. Bu önemli bir projedir. Hem insanlığa hem de tüm canlılara ve gelecek nesillere daha iyi bir dünya sunmak için bilinçli olmalıyız. İsraf etmeden kullanmalı ve plastik tüketimini azaltmalıyız.
"TBMM olarak çevreyle alakalı atılması gereken adımları atıyoruz. Poşetle alakalı yasa çıkardık. Bizim amacımız sadece poşeti azaltmak değil, plastik tüketimini azaltmaktır. Bizim de iki ortaklı Trabzon'un Vakfıkebir ilçesinde 26 seneden beri poşet fabrikamız vardı. Yasa çıkmadan önce 100 tonun üzerinde iş yapıyorduk, şimdi 30 ton yapıyoruz. Yüzde 70 azalmış, bana sonradan 'Siz ne yapıyorsunuz?' diye sordular. Ülkemizin, milletimizin ve bütün dünyanın, canlıların faydasına olan bir şeyde insanlar şahsi geleceklerini düşünemezler, düşünmemeli. 'İlk önce ben bu işin içerisinde olmam lazım.' dedim. Arkadaşlarımın hiçbiri benim o zamana kadar poşetle alakalı bir şeyim olduğunu bilmiyordu. Bunun tekniği ve hazırlanmasıyla alakalı bütün arkadaşlarımıza yardımcı olduk. Temel amaç plastik tüketimini azaltmaktı. Azaldı mı? Azaldı. Bundan sonra bu işi yasaların öngördüğü sınırlar içerisinde kontrol etmemiz lazım. Hedefimiz çevreyi korumak, Türkiye’yi geliştirmek ve gelecek nesillere temiz bir dünya bırakabilmektir. Bu programın ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyorum. Programın gerçekleşmesinde emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.
Çevre ile ilgili sorumluluklarımızın farkında olmalıyız
Sakarya Valisi Ahmet Hamdi NAYİR, “Çevre gibi insanımızı derinden ilgilendiren böylesi önemli bir konu için hazırlanan panelin, ilimizde gerçekleştirilmesi önemlidir. Her şeyin hikmetli bir tarzda hesaplı olarak yaratıldığını görüyoruz. İnsan için yaratılmış bu düzende, bizler bu yaşam alanını korumakla görevliyiz. Çevremizin farkında olmalıyız ve devamlılığının temiz bir şekilde ilerlemesi için çalışmalar yapmalıyız. Bu çalışma aynı zamanda ekonomimize katkı sağlayacak bir çalışmadır. Bütün paydaşlar dikkatli çalışmalı ve gündem oluşturarak birlikte hareket etmelidir. “Dünya nereye gidiyor?’’ sorusunu kendimize sormalı ve sorumluluklarımızın farkında olmalıyız. Programın hazırlanmasında emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.
Haber Tarihi : 19/2/2020