Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı A. Akgün Altuğ, 1999 Marmara Depremi’nin 21. yıldönümü vesilesiyle açıklamalarda bulundu.

Başkan Altuğ, depremlerin bir felakete dönüşmemesi adına önlemlerin geç olmadan alınması gerektiği konusuna bir kez daha dikkat çekti.

Başkan Altuğ açıklamasında şunlara değindi; “Tam 21 yıl önce ülkemiz tarihinin belki de en uzun 45 saniyesini yaşadık. 1999 Marmara depreminin etkisi ülkemizde geniş bir coğrafyada hissedildi ve sebep olduğu tahribat ile bizleri maalesef geriye götürdü.

Sakarya, depremin ardından ticari, sınai, sosyal hayat anlamında toparlandı. Bunun sebebi üreten bir şehir olmasıdır. Hızlı yükselişini de günden güne sürdürmektedir. İhracatta 7. sırada olan ilimiz ilk 5’i zorlamakta, ihracatın ithalatı karşılama oranında ise ülke ortalamasının üzerindedir. Felaketin ardından geçen 21 yılda Sakarya üretim üssü olmuş, savunma sanayinde merkez, otomotiv üretiminde sayılı iller arasında yer almıştır. 1999 yılı itibarıyla yaklaşık 180 milyon dolar ihracat yapmışız. Bugün ihracatta 6 milyar doları aştık. Nüfus 600 bin civarındaydı, şimdi 1 milyonu aştı. Bu göstergeler üreterek büyüdüğümüzün işaretidir. Alt ve üst yapısı yeniden kurulmuş bir şehir olduk.

Ancak tüm bu gelişmeler ile şehrimizin üretim anlamında yükselişine paralel olarak şehircilik konusunda da ciddi çalışmalar yapılması gerektiğini tüm SATSO camiası olarak meclis toplantılarımızda ve katıldığımız platformlarda uzun süredir belirtiyoruz.

Depremi önlemek, engellemek gibi bir gücümüz yok. Sadece deprem anı ve sonrasına yönelik tedbirler ve eylem planı ile hazırlık yapabiliriz. Deprem gerçeğini gündelik hayatımızın merkezinde tutamayız, ancak tedbirlerimizi alarak hazırlıklı bir şekilde depremi yaşamak her anlamda kaybımızı daha da azaltacaktır.

Bu konuda kurumlarımızın, devletimizin ciddi çalışmaları var, bu çalışmalardan halkın da haberdar olması çok önemli. Deprem, sadece kurumsal değil, toplumsal ve bireysel hazırlık gerektiren bir durumdur.

Deprem acil eylem planının gözden geçirilmesi, belirlenmiş olan deprem anında toplanma alanları konusunda bireylerin bilinçlendirilmesi ve panik havasına mahal verilmemesi gerekiyor. Daha önce de dile getirdiğimiz gibi deprem eylem planları gözden geçirilmeli, yapılacak tatbikatlarla Sakarya’nın bu konuda eksikleri de belirlenmelidir. Kentsel dönüşüm çalışmaları hızlandırılmalı, önlemlerimizi almalıyız. Sakarya olarak biz son depremin ardından dayanıklı ve az katlı binalarla yatay büyüyen bir il olduk. Yatay şehirleşme konusunda kararlılığımızı sürdürmeli ve planlarımızı bu yönde uygulamalıyız.

Özellikle, Türkiye ekonomisinin ana lokomotifini oluşturan Marmara Bölgesi’ndeki olası büyük depremin verdiği zararı daha önce de yaşadık. Bunu en aza indirmek ilimiz adına tüm Sakaryalıların bilinçli hareket etmesiyle mümkündür.

Bu duygu ve düşüncelerle deprem felaketinde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diliyorum.” ifadelerini kullandı.

 

 



Haber Tarihi : 17/8/2020
PAYLAŞ
Son Haberler ::