Dr. Yavuz Dizdar: “Kanser Tedavisi Zor Ancak Önlenmesi Mümkün Bir Hastalıktır”.
Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası'nın destekleriyle sosyal sorumluluk projesi olarak 15. Meslek Komitesi (Sağlık Kuruluşları, Eczaneler ve Parfümeri Ticareti) tarafından “SAKARYA'YI BEKLEYEN SİNSİ TEHLİKE: KANSER” konulu konferans SATSO Ali Coşkun Konferans Salonunda gerçekleştirildi.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Başhekim Yardımcısı Radyasyon Onkolojisi Ana Bilim Dalı Uzmanı Doç. Dr. Görkem Aksu ve İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü'nde görevli Onkolog Uzmanı Dr. Yavuz Dizdar'ın konuşmacı olarak katıldığı konferansa yoğun ilgi gösterildi.
SATSO Meclis Başkanı Engin Özkoç'un modöratörlüğünde gerçekleştirilen konferansa ayrıca Sakarya Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Osman Aydın, Sapanca Kaymakamı Osman Sarı, İl Sağlık Müdürü Hasan Bektaş, İl Sağlık Müdür Yardımcısı Dr. Sevda Gürsel, SATSO Yönetim Kurulu Üyeleri, meclis ve meslek komite üyeleri, ilimizde faaliyet gösteren kamu kurumlarının daire müdürleri, ilgili sivil toplum derneklerinin üye ve temsilcileri, köşe yazarları ile çok sayıda davetli ve vatandaş katıldı.
Konferansın açılış konuşmasını yapan 15. Meslek komitesi ve SATSO Meclis üyesi Özlem Akalın kanserin Sakarya'da tehlike bir unsur haline geldiğini dile getirdi.
Akalın konuşmasında şunları dile getirdi: “15. Meslek Komitemiz Sakarya'nın sağlık kuruluşlarının faaliyetleri ve sıkıntıları ile birebir ilgilenirken sosyal sorumluluğu kapsamında Sakarya halkının da sağlık problemlerini konu edinmektedir.
Bugün Sakarya'nın Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Sakarya Üniversitesi'nin ve bunun gibi birçok kaynağın takibi ile de ortaya çıkan bir gerçek var ki o da kanser Sakarya'da tehlike unsur haline gelmiştir.
Amacımız, kanser konusunda Sakarya'da farkındalık yaratmak, yapılacak olan tahlil ve analizler ile de Sakarya'da kanseri tetikleyen unsurları su yüzüne çıkartmak ve uzun vadede kanserin oluşumunu azaltmak ve engellemeye çalışmaktır. Bunun için faaliyetlerimiz aralıksız devam edecektir.
Kansere sadece sağlık problemi, bir hastalık türü olarak bakmak yapılacak en büyük hatadır. Bugün kanser tedavileri yüksek maliyetlere neden olduğundan hem devletin sağlık ödemeleri hem de hasta ve yakınlarının yaşam kalitelerini düşüren ve en önemlisi iş gücü kaybına neden olan ciddi ve sinsi bir tehlike unsurudur.
Kaldı ki Sakarya'nın en güçlü ve lider sivil toplum örgütü olan SATSO'nun Sakarya halkının sağlığını ve dolaylı olarak ekonomisini ciddi bir şekilde tehdit eden ve sürekli artış eğilimi içerisinde seyreden kanser hastalığı konusunda sessiz kalması mümkün değildir ve sessiz kalmadığının göstergesi bu verimli konferans ile ortadadır.” Diyerek kanser konusuna verdikleri önemi belirtti.
Sakarya İl Sağlık Müdür Yardımcısı ve İl Kanser Koordinatörü Uzman Doktor Sevda Gürsel kanser insidansının tüm dünyada ve özellikle gelişmekte olan ülkelerde olduğu gibi ilimiz ve ülkemizde giderek arttığını dile getirdi. Gürsel, yılda 11 milyon insanın kansere yakalanmakta olduğunu ve 7 milyon insanın da hayatını kanser sebebiyle kaybettiğini, bu sayının azaltılmasına yönelik acil çalışmalar yapılması gerektiğini vurguladı. Konuşmasının devamında Sakarya ilinin kanser vakalarında pasif iller arasında yer aldığını ve yeni vaka görülen iller arasında ilk sıralarda olmadığını ifade eden Gürsel, kanser oluşum sebeplerinin en başında sigara kullanımının geldiğini belirtti. Konuşmasının devamında artan yaşlı nüfusu, yanlış beslenme, çevresel faktörler ve bazı enfeksiyonların kanserin artış sebebi ve ölüm oranlarında önemli yere sahip olduğunu dile getiren Gürsel ayrıca kemoterapi ve onkoloji birimlerinin bulunduğu ilimizde ayrıca ve çok önemli olarak radyasyon onkolojisi biriminin de mutlaka kurulması gerektiğini belirtti.
KETEM (Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi) Sorumlu Hekimi Elif Akar ise KETEM'e yapılan başvuruların değerlendirilerek erken teşhis yapılması konusunda çaba gösterdiklerini ve özellikle kolon kanseri, rahim kanseri, meme ve prostat kanserlerinin erken tespit edilebilen kanser türleri olduğu bilgisini verdi. Elif Akar ayrıca, KETEM'e başvuran toplam 3100 kişiden 3 kişide kişi henüz farkına varmamışken erken teşhiste bulunduklarının da altını çizdi.
KANSER-DER Başkanı Nihal Akar ise derneğini ulusal ve uluslar arası çerçevede yapmış olduğu çalışmalar hakkında bilgi vererek kuruldukları günden beri yenilenerek hizmetlerine devam ettiklerini ve AB çerçevesinde uluslar arası kurumlarda üyeliklere sahip olduklarını ifade etti. Akar konuşmasının devamında kanser vakalarında özellikle çocuk kanserlerine yeterli ilginin gösterilmediğini bunun sebebinin de ailelerin hastalığı saklaması, sivil toplum kuruluşlarının gereken desteği vermemesi gibi temel sebeplere dayandığını, toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi ve farkındalık yaratılmasının çok önemli olduğunu dile getirdi.
Özellikle İstanbul, Ankara, Bursa, Isparta, Kocaeli, İzmir gibi illerimizde onkoloji servislerinde Sakaryalı yüzlerce hastanın olduğunun altını çizen Akar, ilimizde bu hastaların tedavi edilme koşullarının tam olarak sağlanması gerektiğini ve kanserin özellikle çocuk hastaların aileleri tarafından mikrobik bir hastalık olarak görülmemesi ve saklanmaması gerektiğini vurguladı. Nihal Akar “Sakarya'da kanser hastası çocukların yararlanacağı park gibi sosyal alanlar ve okullar yok” diyerek bu konudaki eksikliği de dile getirdi.
Kocaeli Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Görkem Aksu, Sakarya'da bir radyasyon onkoloji servisi kurulmalı diyerek bu durumun hem ekonomik hem de hasta sağlığı açısından çok önemli olduğuna dikkat çekti. Aksu halkın özellikle erken teşhis konusunda bilinçlendirilmesi gerektiğini bunun için KETEM'lerin yanısıra halkı bilinçlendirmek için gezici mamografi araçları ile teşhislerin yapılabileceğini dile getirdi.
Ülkemizde artan kanser vakarlı ile ilgili istatistiki bilgiler veren Aksu ülkemizdeki sağlık harcamalarının 2020 yılına kadar çok fazla artış göstereceğini bundan dolayı kanser vakalarını azaltmak amacıyla çalışmaları hızlandırmak gerektiğini vurguladı.
İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü nden Onkolog Uzman Yavuz Dizdar ise, dünyada ve ülkemizde kanser vakalarının genel değerlendirmesini yaptı. Kanserin en önemli halk sağlığı sorunlarının başında geldiğini belirten Dizdar ülkemizde kanserli hasta sayısı ile ilgili net rakamlara ulaşılamadığını bunun yapılabilmesi için nüfusun tamamının sağlık taramasından geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Son 15 yılda ülkemizdeki kanser vakalarında artış gözlendiğini ve yaş ortalamasının giderek aşağılara indiğini belirten Yavuz Dizdar, “Kanser artık çok normal bir vaka haline geldi” diyerek durumun vahametini dile getirdi. “ Önemli olan erken teşhisten ziyade önlemeye yönelik çalışmalar yapmaktır” diye konuşan Dizdar, sigaranın kanser oluşumunda çok önemli bir faktör olduğunu, kanser sebebiyle oluşan ölümlerin %30'unun sigara ve tütün ürünlerine bağlı olduğunu ve bu konuda yasaklamaların delinmemesi için herkesin gayret göstermesi gerektiğini ifade etti. Ayrıca beslenme alışkanlıkları ve tüketilen gıdaların da kanser oluşumunda çok önemli yeri olduğuna değinen Dizdar tüketilen gıdaların çok fazla tuz içermemesi, alfoksilin maddesi içermemesi, katkı maddesi olan ürünlerin tüketilmemesi gerektiğini belirtti. Şişmanlık, alkol, besin işleme yöntemleri, besin pişirme yöntemleri, tüketilen besin çeşitleri ve miktarının da kanser konusunda önemli olduğunu dile getiren Yavuz Dizdar posalı gıdalarla beslenilmesi gerektiğini, zeytinyağı, balık, vitamin CEA, kalsiyum içeren gıdaların tüketilmesi gerektiğini vurguladı.
Dizdar, gıdaların besin değerlerinin günden güne düşürüldüğünü belirterek yoğurt örneğini verdi. Günümüzde yoğurt ve sütlerin çok uzun ömürlü olduğunu ve bunun normal bir durum olmadığını süt ve yoğurtların işlenirken homojenize olduğunu ve bu işlem sırasında çeşitli değişiklikler meydana gelerek içerdikleri protein oranlarının düştüğünü belirtti. Aynı şekilde yağların da en fazla üç defa kullanılması gerektiğini yanmış yağların çok ciddi tehlike teşkil ettiğini belirten Dizdar GDO'lu gıdalardan da uzak durmak gerektiğini ve özellikle bisküvi endüstrisinde bu konuda sıkıntılar olduğunu dile getirdi.
“Plastikleri hayatımızdan çıkarmalıyız” diyen Dizdar, çay içilen plastik bardakları örnek gösterdi.
“Toplumun istediği gönüllü doktorlar yok artık” diyerek sağlık sektöründeki sorunlara da değinen Yavuz Dizdar “çok güzel hastaneler yapıyoruz ama içindeki ekipmanı kullanacak yetişmiş donanımlı bir ekip yok” diyerek uzman doktor açığına değindi.
Kanserin önlenmesi konusunda sivil toplum kuruluşlarının hastalara yardım, hasta haklarının korunması gibi konularda destek olması gerektiği ve hastanelerle işbirliği içinde olmalarının önemine değinen Dizdar son olarak; “ Kanser tedavisi zor ancak önlenmesi mümkün bir hastalıktır. Dikkatler önlemeye yöneltilecek” diyerek konuşmasını tamamladı.
Karşılıklı soru cevap bölümünün ardından konferans sona erdi.
“SAKARYA'YI BEKLEYEN SİNSİ TEHLİKE: KANSER” KONULU KONFERANSTA YAPILAN SUNUMLAR
- SAKARYA SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ İL KANSER KOORDİNATÖRÜ UZM. DR. SEVDA GÜRSEL'İN SUNUMU İÇİN TIKLAYINIZ…
- SAKARYA SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ'NÜN KETEM'İ TANITAN SUNUSU İÇİN TILAYINIZ
- İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ ONKOLOJİ ENSTİTÜSÜ UZMANLARINDAN DR. YAVUZ DİZDAR'IN SUNUMU İÇİN TIKLAYINIZ
Haber Tarihi : 8/6/2010