ARAMIZDAN BİRİ: ŞULE'NİN MUTFAĞI

ARAMIZDAN BİRİ:  ŞULE’NİN MUTFAĞI
 “Yemek yapmak, sanatların en güzeli ve kusursuzudur. En sevdiğim tedavi budur.” der Paulo Coelho… İşte mutfağında yaptığı yemekleri zanaata çeviren bir girişimci, Şule Tufan…“Ben yapamam” diyen kadınlara, “nerden başlasam” diyen girişimci ruhu olanlara aramızdan bir başarı öyküsü… 

Temizlik işlerinden çocuk bakıcılığına uzanan bir mücadelenin içinde hayallerini hiç unutmadı. Evde hazırladığı yemeklerin çevresi tarafından çok beğenilmesi, olumlu eleştiriler ve tavsiyeler sonucunda ev yemekleri üzerine bir lokanta açmaya karar verdi.
 
Mutfağına adını veren 3 çocuk annesi kadın girişimci Şule Hanım iş yerini açtığında sadece bir işletmeyi faaliyete geçirmedi hayallerini gerçekleştirdi. “Ben yaptıysam herkes yapar, yeter ki yapabileceğinize inanın” diyor.



Kendisiyle iş kurma yolculuğu hakkında keyifli bir sohbet gerçekleştirdik

-Kendinizi tanıtır mısınız? Bugün gerçekleştirdiğiniz hayalleri kurarken neler yapardınız?
 Ev hanımıydım bir işle uğraşmıyordum. Sonralarda temizlik işlerine gitmeye başladım Temizlik işlerine giderken çocuk bakıcılığı teklifi geldi. Çocuk bakıcılığı yaparken aynı zamanda ev işlerine de yardımcı oluyordum. Üçüncü çocuğuma hamileliğim nedeniyle işi bıraktım. Çocuğum 1.5 yaşına gelince maddi durumumdan dolayı yarım günlük temizliklere başvurdum. Hem bu işi yaparken aynı zamanda iş yerlerine evden yemek yapıp satmaya başladım.  Daha sonra bir akşamda ailece karar vererek KOSGEB Girişimcilik Kurslarına başvurdum. 
 KOSGEB’in kadın girişimcilerine desteği olduğunu biliyordum başvuru yaptım ve hemen dönüş yaptılar. SATSO’da gerçekleştirilen bir haftalık kursa katılarak proje hazırladım. Projeyi sundum onaylandı. Hocamız yapacağınız işe inanın dedi eğitim boyunca. Gerçekten Girişimcilik kursuna gelip de geri çekilen, ‘ben düşünmeliyim’ diyen çok insan oldu. Ama ben bu işi yapacağım diyerek gittim ve asla da pes etmedim.
 İş yerinde ben, eşim, kayınpederim ve ara sıra yardımcı arkadaşlarımız ile beraber çalışıyoruz. Bütün yemekleri ben pişiriyorum. 

-Yemek sektöründe alternatif fazlası ile var. Siz bu kadar alternatifi çok olan bir sektörde istediğiniz dönüşü alabildiniz mi?

 Kasımın 2018’de iş yerimizi faaliyete geçirdik. İş dünyasının ekonomik anlamda zor günler geçirdiği bir dönemde iş yeri açtım. Bu bir cesaretti. Korkmadım. İlk yıllar için ciddi dönüşler beklemiyorduk ancak 6 ayda ciddi bir dönüş aldık. Bundan dolayı çok mutluyum.  Eşim özel bir sektörde çalışıyordu, ayrıldı. Birlikte çalışıyoruz ve birlikte olmamız daha güzel çünkü hep birlikte aile olarak götürüyoruz. Müşterilerimizin de hoşuna gidiyor aile mekanı olmasından dolayı. 



 BURASI BENİM EVİM

Burası dükkanım değil de evim mutfağım gibi düşünüyorum. Talepler artarsa dükkanımızı büyültebiliriz veya daha büyük bir dükkan olabilir ama şuan burası bize yetiyor. 
 Yemeklerimizi zeytin yağı ile yapıyoruz. Geyve Sarıgazi köyümüzde zeytin bahçelerimiz var ve oradan üretilen zeytinyağı ile yapıyoruz yemeklerimizi. Evimde ne malzeme kullanıyorsam burada daha  kaliteli malzeme kullanıyorum. 

-Girişimcilere neler önerirsiniz?

 İlk önce hayal etmeniz gerekiyor. Kendilerine güvenmeleri ve ‘ben bu işi yapacağım’  demeleri gerekiyor. Ben buranın bu şekilde olacağını hayal edemezdim. İstemek gerekiyor.